Bilgi İşlem Merkezinin Kuruluşu

Galatasaray Eğitim Vakfı 30 Aralık 1981 de kurulduktan ve bir yıl sonra 30 Aralık 1982 de Vergi Bağışıklığı özelliğini aldıktan sonra 1983 yılından itibaren büyük ölçüde bağış tahsilatı gerçekleşti. Bağış gelirleri girişlerinin artması ile birlikte, Galatasaray Lisesinde önemli yatırımlar yapılmaya başlandı. Bütün amaç, ihmal edilmiş veya yapılmamış işler sebebiyle harabiyete terk edilmiş tarihi okulun ve binasının yeniden canlandırılması ve okulun eğitim, öğretim seviyesinin yükseltilmesi, yeni teknolojilerin kurulması idi. Bu heyecanlı yenilenme süreci içinde benim ilk aklıma gelen en etkin ve en önemli yatırımın, okulda bir bilgisayar sisteminin kurulması fikri oldu.

Vakıf Başkanı İnan Kıraç ile birlikte birçok kez, okula gider, zamanın Okul Müdürü rahmetli Şükrü Sarı hocamız ile durum değerlendirilmesi yapar, ne gibi gereksinimlerin olduğunu belirler idik. Bir gün gene okula gittik. Müdür makamı merdivenlerinden çıkarken, Vakıf Başkanı İnan Kıraç’a şunu söyledim:

“İnan Bey, şu bölüme bir bilgisayar merkezi kuralım, hem okulun güncel işleri yapılsın, örneğin Milli Eğitim Müdürlüğüne belli periodlarla gönderilen raporlamalar, öğrenci kayıtları, notları, karneleri, devamları, veli yazışmaları, veli adresleri, diğer resmi işler yapılsın. Diğer taraftan, öğrencilerin eğitileceği bir de bilgisayar laboratuarları kuralım, ilgili ve meraklı öğrenciler bilgisayar öğrensinler. Bunu ilk siz yapmış olun ve kapısına da İnan Kıraç Bilgiişlem Merkezi tabelasını koyalım” dedim.

Teklif çok cazip geldi. Hemen karar verildi. Bir hafta içinde araştırmaları yapıldı, bilgisayarlar sipariş edildi, yurt dışından getirtildi. Vakfın vergi muafiyeti de bulunduğu için bilgisayar cihazları gümrük vergisinden muaf bir şekilde ithal edildi. Birkaç gün içinde yerlerine yerleştirildi. Bu arada, bu aletleri çalıştıracak, sistemi kuracak, öğrencileri yetiştirecek, sorumluluğu yüklenecek ciddi, başarılı bir elemana ihtiyaç vardı. Hemen onun arayışına girildi.

Sözünü ettiğim dönemlerde, Vakıf Başkanı İnan Kıraç ve ben, Koç Holding bünyesindeki Tofaş Oto Ticaret A.Ş. ve Tofaş Türk Otomobil Fabrikası A.Ş. de İdari görevlerde bulunuyorduk. Bu açıdan, bu gibi işlerin süratle yerine getirilmesi, elemanın bulunması bizim için son derece basit işlerdi. Grubun bu konudaki uzman kuruluşlarından hemen destek aldık. Şükran Gerçeker, (O zamanlar Şükran Aktaş) 1 Kasım 1984 tarihinde, Galatasaray Eğitim Vakfı nezdinde Galatasaray Lisesi Bilgi İşlem hizmetlerini kurmak ve yönetmek amacıyla Vakıf Başkanı İnan Kıraç tarafından görevlendirildi. Böylece, Lisemizin Bilgi İşlem Merkezi, yöneticisi atanmış ve alt yapı unsurları tamamlanmış olarak 2 Aralık 1984 Pazar günü, Kuruluş Yıldönümü Kutlamaları ve madalya berat dağıtım törenleri programı çerçevesinde açılış töreni de yapılarak, resmen faaliyete geçmiş oldu. Şükran Aktaş Galatasaray Lisesi Bilgi İşlem Merkez Yöneticiliği görevini ifa ederken aynı zamanda Koç Holding'de de çalışmalarda bulundu. Çok kısa bir zaman içinde gördük ki, meğer çok doğru ve yararlı bir iş yapmışız.

Sistemler kuruldu, birim çalışmaya başladı, öğrencilere duyurular yapıldı. İlgilenen öğrencilere, laboratuarların kontrollü olarak açık tutulacağı ve diğer ayrıntılar bildirildi. Bu arada Şükran hanım ile sık sık görüşüyoruz. Bir gün Şükran Hanım şunu teklif etti: “Bener Bey, bilgisayar kursu açalım, gruplar halinde öğrencileri eğitime alalım”. Çok yararlı bir düşünce idi. Ben kendisine şunu söyledim: “Tamamdır, kursları açalım, ama şunu unutma, moralin bozulmasın. İlk önce büyük bir istekli grubu olacaktır, örneğin 50 kişi diyelim, sonrasında bu 10 kişiye düşer ise moralin bozulmasın, ama esas işte, bize lazım olan bu 10 kişidir. O ilk 10 kişi arkasından onlarca kişiyi çekecektir”.

Gerçekten de öyle oldu. Baştan büyük bir talep patlaması oldu. Şükran hanımın morali yüksek, uçuyor. Ama aradan bir ay geçti, devam eden öğrenci sayısı 7 – 8 e düştü. Ama, o 7 – 8 kişi çok iyi yetişti ve arkası çoğalarak devam etti. Gerçekten o 10 kişiler, Şükran hanımın fedakarca çalışmaları sayesinde, bugün bilişim sektörü içinde önemli pozisyonlara yerleştiler, işletme sahibi oldular, büyük şirketlerde idareci oldular, benzer kuruluşlarda önemli görevler aldılar.

Bilgi işlem sisteminin kurulmasının sadece öğrencilere yönelik olmadığını yukarıda belirtmiştim. Tabiatiyla, bu merkez okulumuzun her türlü işlerine yardımcı oldu. Yavaş yürüyen, sürüklenen birçok işe, konuya ivme kazandırdı, süratlendirdi. Örneğin 80 lerin başında velilere toplu mektup yollanması söz konusu olduğunda bir bildiri 15 – 20 günde yola çıkamazken, bu sistem sayesinde, karar verilmesinin ertesi gününde yollanabildiğini de gördük. Daha nice teknolojik yenilikler, projeler, araştırmalar, etkin ve süratli yeni uygulamalar gerçekleştirildi. Milli Eğitim Bölge Müdürlüğüne yollanan aylık bilgi formları bile şekil değiştirmişti. Resmi merciler nezdinde, ilgi ve şaşkınlıkla karşılandı. Diğer okullara örnek gösterildi.

Şimdi daha da önemli, gerçekten iz bırakan, konu ile ilgili başka bir anı ile devam etmek istiyorum.

Bilgi işlem çalışmaları ile birlikte düzgün bir internet bağlantısı ihtiyacı de giderek gündeme girdi. Lisemizin Bilgi İşlem Merkezi sorumlusu Şükran Hanım bu çalışmaları da başarılı bir şekilde organize etti. 1995 yılında, Turpak hattı ile ODTÜ üzerinden okulumuza düzgün bir internet bağlantısı sistemi kurulması gerçekleştirildi.

Galatasaray Üniversitesi 1992 yılında kurulmuştu. Okul Müdürü Yıldızhan Yayla Üniversitenin Rektörü olmuştu. Okul Müdürlüğüne ise Prof. Dr. Erdoğan Teziç getirilmişti. Zaman ilerledikçe, teknik gelişmelere paralel olarak, okulda gereksinimler artıyordu. İlerlemenin, iyiye ve güzele doğru yürümenin sonu yoktu. Kısaca ifade edeyim, elbise dar gelmeye başlamıştı. Bilgi İşlem Merkezi ile Okul Müdürü ve Müdür Yardımcıları odalarında kurulu bilgisayarların birbirleriyle bağlantılarının sağlanması gerekiyordu.

Türkiye'de internet bağlantısı ilk olarak 1993 yılında ODTÜ'den ABD'de bulunan NSFNET'e bağlanılarak gerçekleştirilmişti. Amaç birbirleriyle bağlı bilgisayarlar aracılığıyla iletişimin koordine edilmesini sağlamaktı. Bu proje, herhangi bir bilgisayar ile iletişimin kesilmesi durumunda dahi bilgi akışının kesilmemesi hedefi gözetilerek oluşturulmuştu.

Okulun ilk internet bağlantısı 1995 yılına Turpak hattıyla ODTÜ üzerinden gerçekleştirilmişti. Galatasaray Üniversitesinin internet iletişim sistemi güçlü olduğundan Lise ile Üniversite arasında düzgün bir bağlantı sağlanması fikri oluştu.

Şükran hanım, bu gibi işlerin uzmanı olduğundan, söz konusu düşünceyi hızla hayata geçirmeyi başardı. Böylece, Galatasaray Lisesi ve Galatasaray Üniversitesi arasında sağlam bir dijital veri hattı, Kasım 1998 de tesis edilmiş oldu. Artık Lisemizin tüm birimlerinin birbirine bağlı olan güçlü ve kapsamlı bir internet erişimi vardı.

Şimdi bir basamak daha ileri gitmek gerekiyordu. Lisemiz adına bir Web sitesi kurulmalı idi. Bilgi İşlem Merkezi yöneticisi Şükran hanıma Lisemize bir Web sitesi oluşturulması gerektiğinden bahsettim. Bu işin lisemiz bünyesi içinde yapılabilirliğini öğrenmek istiyordum. Beklediğim heyecanı ve ilgiyi görünce hemen devreye girilmesini istedim. Olayı Okul Müdürü Prof. Dr. Erdogan Teziç'e anlattım. O da mutlu oldu ve onay verdi. Bilgi İşlem Ünitemizde hazırlık çalışmalarına derhal başlandı. 1997 ve 1998 yıllarında yoğun çalışmalar yapıldı. Bu işin başında her ne kadar Şükran hanım var idi ise de, onun yetiştirdiği sevgili kardeşlerimiz da vardı. Kimlerdi mesela: Soner Demiray (131), Barış Sarıçoğlu (131), Arda Kurtoğlu (131), Kaan Emeç (133), Can Karakuzulu (133), Asım Demirağ (134), Burak Taşçı (135). Bu ayrıntılar, Şükran hanımdan geldi. Galatasaray Lisesi tarihine iz düşümü olsun diye, bu isimleri burada gururla anmak istedim. Web sayfası düzenleri, çizimler vs. gibi görüntü taslakları hazırladı. Son durum, Galatasaray Eğitim Vakfı toplantı salonunda düzenlenen bir sunum ile, Rektör Yıldızhan Yayla ve Okul Müdürü Prof. Dr. Erdoğan Teziç'in onaylarına sunuldu. Sunumları yapanlar bizim öğrenci kardeşlerimizdi. Çalışmalar büyük bir takdirle karşılandı, süratle uygulamaya geçilmesi kabul edildi. Böylece, Galatasaray Lisesi adına bir web sitesi oluşturması çalışmaları aşama kaydedince, olay Galatasaray Üniversitesi 'nin de gündemine girdi. Galatasaray Üniversitesi için de bir web sitesi oluşturulması çalışmaları başlatıldı. Üniversitenin Web tasarımları, Üniversite'nin kendi bünyesi içinde hazırlandı. Bağlantılar için gerekli müracaatlar yapıldı. Domain adı alındı, Galatasaray Üniversitesi'nin web sitesinin adı www.gsu.edu.tr olarak belirlendi. Ardından, lisemizin Üniversite ile güçlü dijital iletişim bağlantısı mevcut olduğundan, Lisenin web bağlantısının Üniversite üzerinden sağlanması kararlaştırıldı. Bu aşamada lise için Web adı belirlenmesi gerekti. Web adresi gsl.gsu.edu.tr olması uygun görüldü. Buna kim karar verdi? Şükran hanım ve ben birlikte kararlaştırdık. Şükran hanım www.galasatasaraylisesi.edu.tr yi önerdi. Ben, www.gsl.sgu.edu.tr olsun dedim. Ve öyle oldu.

Böylece, Lisemizin web sitesi, Kasım1998 de www.gsl.gsu.edu.tr adı altında kullanıma açılmış oldu. Bir lise seviyesindeki bu gelişme, Türkiye'de bir ilkti. Hiçbir okulda Web sitesi bulunmazken, Galatasaray Lisesinin bir web sitesi vardı. Hatta, şunu da ekliyeyim. 1999 yılı Haziran ayında yapılan, Galatasaray İlkokulu aday öğrencileri kura çekilişi sonuçları, çekilişten bir saat sonra Galatasaray Lisesi web sitesi üzerinden yayınlanarak velilere duyuruldu. 1999 yılındaki bu performans gerçekten olağanüstü bir gelişme idi.

Şükran hanım, tarihi Lisemizde görev yaptığı 1985 – 2016 yılları arasında hiçbir zaman enerjisini kaybetmedi, başarılı gayretli çalışmalarını daima sürdürdü, yenilikleri, yeni teknolojileri daima takip etti, öğrencilerimize aktarılmasını sağladı, yetiştirdiği öğrencilerimizi çok iddialı ve zorlu yarışmalara katılmalarını, ödüller almalarını sağladı, onları daima teşvik etti, projeler üretti, ürettirdi, hep yanlarında oldu. Anlatmakla bitmez.

Ben Şükran hanımı çok teşvik ettim. Lisemizde, bilgi ve iletişim teknolojilerinin tesisi ve uygulanması konusunda daima ona destek oldum. Yeni projeler üretmesini sağladım. Fikirler verdim. Ne mutlu bizlere ki, bu tarihi olayların içinde yer aldık, yönlendirdik, teşvik ettik, bir film şeridi gibi gözlerimizin önünden geçişini keyifle seyrettik. Bu çok değerli anıları hala büyük bir gururla yaşıyorum.

Sonraki yazıya ulaşmak için tıkla yınız